Op. Dr. Tunç Koç

Bıçaksız, dikişsiz omurga ameliyatları

29.08.2025 12:07
Haber Detay Image

Günümüz tıp teknolojisi, adeta bilim kurgu filmlerini aratmayan gelişmelere sahne oluyor. Eskiden büyük kesiler, uzun iyileşme süreleri ve haftalarca süren ağrılarla anılan omurga ameliyatları, artık yerini çok daha konforlu ve güvenli yöntemlere bırakıyor. İşte bu devrim niteliğindeki yöntemlerden biri de "tam kapalı" ya da "endoskopik" omurga cerrahisi. Halk arasında "bıçaksız, dikişsiz ameliyat" olarak da bilinen bu yöntem, bel ve boyun fıtığı gibi yaşam kalitesini ciddi şekilde düşüren rahatsızlıklar için umut ışığı oluyor.

Peki, nedir bu tam kapalı ameliyat? Aslında mantığı oldukça basit. Cerrah, ameliyat edeceği bölgeye büyük bir kesi açmak yerine, sadece birkaç milimetrelik minik bir delikten giriyor. Bu delikten içeriye, ucunda yüksek çözünürlüklü bir kamera bulunan ve "endoskop" adı verilen ince bir alet uzatılıyor. Bu kamera sayesinde cerrah, ameliyat bölgesini bir ekrandan onlarca kat büyüterek en ince ayrıntısına kadar görebiliyor. Böylece, hassas sinir dokularına ve diğer önemli yapılara zarar verme riski en aza iniyor. Ardından yine bu küçük delikten içeri uzatılan özel aletlerle fıtıklaşan doku temizleniyor ve sinirler üzerindeki baskı ortadan kaldırılıyor.

Bu yöntemin en büyük avantajlarından biri, adından da anlaşılacağı gibi, büyük bir yara ve dikiş olmaması. Bu sayede hastalar, ameliyat sonrası dönemi çok daha rahat geçiriyorlar. Klasik ameliyatlarda olduğu gibi günlerce hastanede kalmak yerine, genellikle aynı gün ya da ertesi gün taburcu olabiliyorlar. Gündelik yaşamlarına ve işlerine dönme süreleri de oldukça kısalıyor. Üstelik, dokulara verilen hasar minimum düzeyde olduğu için ameliyat sonrası ağrı da çok daha az oluyor.

Belki de en önemlisi, bu yöntemin deneyimli ellerde son derece güvenli olmasıdır. Her türlü bel fıtığına uygulanabilen tam kapalı yöntem, özellikle tekrarlayan fıtıklarda büyük bir avantaj sağlıyor. Daha önce ameliyat olmuş bir bölgede oluşan yapışıklıklara hiç dokunmadan, omurganın doğal deliklerinden girilerek fıtığa ulaşılabiliyor.

Elbette her hastanın durumu farklıdır ve hangi yöntemin uygun olduğuna detaylı bir muayene ve tetkikler sonucunda hekim karar vermelidir. Ancak teknolojinin sunduğu bu "küçük pencere", omurga sağlığı sorunları yaşayan pek çok hasta için acısız, hızlı ve konforlu bir çözümün kapılarını aralıyor. Unutmayalım ki, tıptaki temel ilke her zaman "önce zarar verme" olmuştur ve endoskopik cerrahi de bu ilkenin

Yazarın Tüm Yazıları

title