Garabet diye buna denir. Anca bu kadar olurdu. İki yıl önce yapılmış bir kongre ile yönetime gelen CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ve ekibi, 196 delege, CHP üyesi Özlem Erkan tarafından açılan dava sonucu görevden alındı. Kayyum olarak kim atandı? O daha da garip, daha önce CHP'den istifa edip ve yeni parti kuracağını açıklayan Gürsel Tekin.
Davacı CHP'li, davalılar CHP'liler, kayyum Eski CHP'liler. Dostu dosta kırdırmak desek yanlış olmaz herhalde.
Hatırlarsanız; 13 Şubat 2024'te CHP İstanbul eski Milletvekili Gürsel Tekin kuruluş ilkelerinden uzaklaştığı gerekçesiyle partisinden istifa etmiş, istifa açıklamasında da CHP ve yönetimine demediğini bırakmamıştı.
Onu da geçtim bu yılın Mart ayında da sosyal medya hesabından yaptığı bir diğer açıklamayla, adına "Kararsızlar Partisi" dediği yeni bir parti kuracağını ilan edip "Türkiye'nin umudunu yeniden yeşertecek, kararsızlığa mecbur bırakılan milyonların sesi olacak bir hareket doğuyor." Diye Büyük büyük laflar da etmişti.
Şimdi mahkeme tarafından CHP İstanbul İl Başkanı olarak atandı ve o da kabul etti. İstanbul gibi bir ilin Genel Başkanına muhalif bir il başkanı var artık.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, kararı tanımadıklarını açıklayıp, adını anmadan Gürsel Tekin'i daha önce partiden ihraç ettiklerini hatırlattı ve kayyum olarak görev alacakları da ihraçla tehdit etti.
Anlaşılan o ki CHP bu hamlenin altından biraz zor kalkar. Daha şimdiden iç çatışmanın ateşini harlamaya dönük hamlelere, olabilecek en acemice söylemlere düştüler.
Biliyorsunuz CHP yönetimi, 4-9 Eylül arası tarihlerini ilk kez "Kuruluş Haftası" olarak kutlamaya hazırlanıyor. Bu kapsam da programını yenileyip revize etmek için, parti program ve tüzüğüne dair de bir çalıştay yapmayı planlıyor.
Son gelişmeler çok şeye gebe. Son anketlerde birinci parti çıktığı iddia edilen ana muhalefet partisinin kazanı her zaman ki gibi yine kaynıyor. Kaynamaktan öte taşkın bir süt gibi ortalığı batırıyor.
Ama hala bundan ders çıkarabilecek kabiliyeti sergileyemiyor ve kazanda ne pişirileceğine ve ne zaman pişirileceğine onlar değil en büyük rakipleri karar verip ateşi harlıyorlarsa ve onlarda yangına körükle gidiyorsa, CHP'nin miyadını doldurmuş, son kullanma tarihi geçmiş, bir siyasi parti olduğunu söyleyebiliriz.
