İnandırıcılığı kalmayınca ne bir kimsenin ne de bir kurumun, sahtelik alıp başını bu kadar yayılmış ve olağan bir hal almışken, kim aydınlatacak bizi, korkar olduk en küçük haberden bile ki bu öyle değil.
16 ülkede 249 vaka ve 90 ölümle Chickungunya virüsü.
Honkong, virüsle mücadele için robot köpekleri sahaya sürmeye hazırlanırken, biz hala, bir varmış bir yokmuş hikaye makamında Allaha emanet yaşıyoruz.
İki tür sivrisineğin insanları sokmasıyla ortaya çıkan bulaşıcı ateşli bir hastalık olduğu belirtilen virüsle ilgili, Türkiye'de görülen vaka var mı henüz yetkili makamlar bir açıklama yapmış değil.
Her bir salgın hastalık gibi, haberi çıkınca, vatandaşı endişeye kaptırmamak için Bakanlıktan açıklama yapılmasını bekleriz.
Bekleriz ama maalesef endişe alıp başını hastane koridorlarını doldurmayana kadar kimsenin aklına açıklama yapmak gelmez.
En belirgin belirtisi bir anda başlayan ateş ve eklem ağrıları olduğu belirtilen Chickungunya virüsü; Yüksek ateş ve şiddetli eklem ağrılarının yanı sıra, ciltte döküntüler, kas ağrıları, baş ağrısı, yorgunluk ve halsizlik, bulantı ve kusmalar, gözlerde kızarıklık ve iltihaplarla da kendisini hissettiriyor.
Benzer şikâyetlerle hastanelerde tedaviye başlayan birkaç hastayı yakinen görsem ve duysam da işgüzarlık edip bunun adını telaffuzda zorlandığım malum virüs olduğunu söylemek işgüzarlık olur ki o ben değilim.
Bunu yapmamak ve bu ve benzeri açıklamalarla bilen bilmeyen birilerinin endişesinden korunmak için, Sağlık Bakanlığının bir açıklama yapması lazım gelir.
Türkiye'de Chickungunya virüsü görüldü mü? Görüldüyse kaç vakada tespit edildi? Buna dair Bakanlığın ne gibi hazırlıkları var? Aşısı ve tedavisine dair hazırlığımız var mı?
Bir zamanların sıtması bol bir coğrafyada yaşıyoruz ki malumunuz sıtmanın en çok sivrisineklerle yayılım gösterdiğini biliyoruz. Yani sivrisineği bol bir coğrafyada, bu melanetten nasıl korunacak ve çocuklarımızı koruyacağız?
Bize bir şey olmaz deyip biz şerbetliyiz mi diyeceğiz?