Yeni gezegenin keşfinden maymun beyni gibi çalışan bilgisayara ağustostaki bilimsel gelişmeler
Dünya'dan yaklaşık 430 ışık yılı uzaklıkta, Jüpiter'e benzeyen yeni gezegenin keşfinden makak maymununun beyni gibi çalışan yeni nesil bilgisayarın icadına kadar ağustos ayında pek çok bilimsel gelişme kayıtlara geçti.
Dünya'dan yaklaşık 430 ışık yılı uzaklıkta, Jüpiter'e benzeyen yeni gezegenin keşfinden makak maymununun beyni gibi çalışan yeni nesil bilgisayarın icadına kadar ağustos ayında pek çok bilimsel gelişme kayıtlara geçti.
Bilim ve teknoloji alanındaki ilerlemeler, evrenin derinliklerinde gizli kalan sırları aydınlatmanın yanı sıra insanlığın karşılaştığı problemlere yeni bakış açıları ve çözümler sunmaya devam ediyor.
AA muhabiri, ağustosta öne çıkan bilimsel gelişme ve keşifleri derledi.
Çin'de Zhejiang Üniversitesi Beyin Zeka Laboratuvarı araştırmacıları, makak maymununun beyni gibi çalışan yeni nesil bilgisayar geliştirdi.
Makak maymununun beyin işlevlerini taklit edebilen bu bilgisayara "Darwin Monkey (Darwin Maymunu)" ismi verildi.
Üçüncü nesil bilgisayar teknolojisiyle üretilen bilgisayar, gelişmiş düşünme yetilerini, görme, duyma, dil ve öğrenme fonksiyonlarıyla birleştiren ilk beyin benzeri bilgisayar olma özelliğini taşıyor.
Bu bilgisayara yapay zeka uygulamaları da yükleyen araştırmacılar, ürünün mantıksal çıkarım, içerik üretimi ve matematik problemi çözme gibi görevleri yerine getirebildiğini tespit etti.
Dünya'dan yaklaşık 430 ışık yılı uzaklıkta yeni gezegen keşfedildi
Astronomlar, Dünya'dan yaklaşık 430 ışık yılı uzaklıkta, genç yıldızın yörüngesinde dönen ve Jüpiter'e benzeyen yeni gezegen keşfetti.
Hollanda'daki Leiden Üniversitesi, İrlanda'daki Galway Üniversitesi ve ABD'deki Arizona Üniversitesinden bilim insanlarının öncülüğünde yürütülen araştırmada tespit edilen yeni gezegene "WISPIT 2b" adı verildi.
Astronomlar, keşfi Şili'nin Atacama Çölü'nde bulunan Avrupa Güney Gözlemevi'ne (ESO) ait Çok Büyük Teleskop (VLT) ile gerçekleştirdi.
Gezegenin, Jüpiter büyüklüğünde gaz devi halinde ve yaklaşık beş milyon yaşında olduğunu tahmin ediliyor.
Dünyada ilk kez kan dolaşımı olan deri dokusu üretildi
Avustralya'da araştırmacılar, dünyada ilk kez damar, sinir, kıl folikülü ve bağışıklık hücrelerini barındıran, gerçek insan derisine en yakın modeli laboratuvar ortamında geliştirdi.
Queensland Üniversiteden yapılan açıklamaya göre, bilim insanları, insan cilt hücrelerini kök hücrelere dönüştürerek "deriye benzeyen doku" oluşturdu.
Araştırmada bu modele laboratuvarda üretilen küçük kan damarları entegre edilerek kendi dolaşım sistemine sahip çok katmanlı deri dokusu elde edildi.
İki yeni genom düzenleme teknolojisi geliştirildi
Çinli bilim insanları, hem bitki hem de hayvan hücrelerinde DNA'yı daha hassas ve etkili şekilde değiştirmeyi mümkün kılan iki yeni genom düzenleme teknolojisi geliştirdi.
Çin Bilimler Akademisi Genetik ve Gelişim Biyolojisi Enstitüsünden bilim insanları, "Cre-Lox" adıyla bilinen gen düzenleme sisteminin sorunlarına çözüm getirdi.
Bu teknoloji üzerine çalışan bilim insanları, sistem sayesinde büyük DNA parçalarını hassas şekilde yerleştirebildiklerini, bozuk genleri tamamen değiştirebildiklerini ve kromozomları ters çevirebildiklerini ya da silebildiklerini duyurdu.
Dünya'ya en yakın yıldız sistemindeki gaz gezegenine dair yeni izler saptandı
ABD Havacılık ve Uzay Ajansının (NASA) James Webb Uzay Teleskobu'nu kullanan astronomlar, Dünya'ya en yakın yıldız sisteminde bulunan dev gaz gezegenine ilişkin işaretler elde etti.
Satürn ve Jüpiter'e benzer özelliklere sahip gezegenin yaşam barındırmayan kalın gaz tabakasıyla kaplı olmasına rağmen yaşama elverişli uydulara sahip olabileceği belirtildi.
Norveç'te 46 hayvan türüne ait yaklaşık 75 bin yıllık kemik kalıntıları bulundu
Bilim insanları, Norveç'in kuzeyindeki mağarada Avrupa Arktik bölgesinde bilinen en eski hayvan topluluğunu temsil eden, 46 hayvan türüne ait yaklaşık 75 bin yıllık kemik kalıntıları keşfetti.
Kalıntıların arasında kutup ayısı, mors, Grönland balinası, Atlantik kutup martısı, pufla kazı, dağ kar tavuğu ve Atlantik morinası balığının yanı sıra Avrupa'da nesli tükenmiş ve bugüne kadar İskandinavya'da hiç rastlanmamış yakalı yaban sıçanı türünün de yer aldığı belirtildi.
Çin'de yeni dinozor türüne ait fosil bulundu
Çinli araştırmacılar, Yünnan eyaletinde bulunan fosillerin, otçul ve uzun boyunlu dinozorları içeren "Sauropodomorpha" kladına mensup yeni dinozor türüne ait olduğunu keşfetti.
Erken Jura döneminden kalan kemiklerin yaklaşık 200 milyon yıl öncesine ait olduğunu belirleyen araştırmacılar, filogenetik analiz sonuçları doğrultusunda dönemin diğer dinozor türlerinden farklı özelliklerinin bulunduğu belirlenen türe "Wudingloong wui" adını verdi.
Uzun boyunlu, çoğunlukla otçul dinozorları kapsayan "Sauropodomorpha" kladı üyesi "Wudingloong wui", Doğu Asya'da şimdiye kadar keşfedilen en eski "Sauropodomorpha" fosili olarak kayıtlara geçti.
Fas'ta "Ankylosaurus" ailesinden dinozorların en eski örneği keşfedildi
Kuzey Afrika ülkesi Fas'ta uzunluğu 1 metreye ulaşan "dikenlere" sahip, "Ankylosaurus" ailesinden "Spicomellus afer" türü dinozor keşfedildi.
Yaklaşık 165 milyon yıl önce yaşadığı belirtilen bu dinozorun, Ankylosaurus ailesinin en eski örneği olduğu bildirildi.
Londra doğal tarih müzesi yetkililerinden Susannah Maidment, dinozorun "dikenleri"nin kemikle birleşmiş bulunmasının oldukça şaşırtıcı olduğunu belirterek, "Bu durumu, yaşayan ya da nesli tükenmiş herhangi başka bir hayvanda görmedik." bilgisini paylaştı.