Filistinli uzamana göre, İsrail'de hükümet iktidarını korumak için Hamas'la anlaşmaya yanaşmıyor

Kudüs Araştırmaları Merkezi Müdürü Ahmed Refik Avad, İsrail hükümetinin iktidarını korumak için Hamas ile herhangi bir anlaşma ya da uzlaşmaya yanaşmadığını söyledi.
Kudüs Araştırmaları Merkezi Müdürü Ahmed Refik Avad, İsrail hükümetinin iktidarını korumak için Hamas ile herhangi bir anlaşma ya da uzlaşmaya yanaşmadığını söyledi.
Avad, AA muhabirine verdiği röportajda, İsrail'in Gazze Şeridi'nde sürdürdüğü saldırılar ve izlediği politikaya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
İsrail'in ABD baskısı olmadan herhangi bir anlaşmayı kabul etmeyeceğini belirten Avad, şimdiye kadar iç baskı dahil olmak üzere kimsenin İsrail hükümeti üzerinde kısmi veya kapsamlı bir çözüm için baskı oluşturamadığını dile getirdi.
Avad, "İsrail, Hamas'la bir anlaşmaya dahil olmak istemiyor. Çünkü Hamas'la yapılacak herhangi bir anlaşma, İsrail'deki iktidarın düşüşü ve çöküşü anlamına gelir." dedi.
İsrail'in tutumunun Gazze'de sürdürdüğü saldırıların gerçek hedeflerini ortaya koyduğuna işaret eden Avad, "Tel Aviv, Gazze'de güç kullanımı seçeneğinin henüz tükenmediğine inanıyor ve bir çözüme gitmek istemiyor. Aksine, Gazze Şeridi'ni işgal etmek istiyor. Bu işgal, saldırıların gerçek nedenlerini ortaya koyuyor." diye konuştu.
İsrail'in ABD'nin desteğiyle bu tutumunu sürdürdüğünü, Washington yönetiminin savaşı durdurması için Tel Aviv'e hiçbir baskı yapmadığını belirten Avad, şu ifadelerini kullandı:
"İsrail, 7 Ekim 2023'ten sonra kaybettiği her şeyi geri almak istiyor. Sözde Büyük İsrail'i kurmayı, Filistinlileri topraklarından sürmeyi, iki devletli çözümü ortadan kaldırmayı, Gazze Şeridi ile Batı Şeria'yı ayırmanın yanı sıra Filistin Devleti fikrinden veya uzlaşı fikrinden tamamen vazgeçilmesi anlamına gelen aşiret veya yerel temsilcilerin getirilmesini istiyor."
Mesele sadece Hamas'ı ve direnişi yok etmek değil
Zaten işgal altında olan Gazze'nin işgali meselesinin yanıltıcı olduğunu ve saldırıların gerçek nedenlerini ortaya koyduğunu belirten Avad, İsrail'in sadece Hamas'ı ve direnişi ortadan kaldırmak için değil her bir Filistinliye, onların geleceğine ve temsiline karşı bir savaş yürüttüğünü vurguladı.
İsrail'in bu nedenle yaklaşık iki yıldır gerçek bir çözüme dahil olmadığını söyleyen Avad, Tel Aviv'in müzakerelere küçümseyerek heyetler gönderdiğini, arabuluculuk fikrine darbe indirdiğini ve arabuluculara baskı yapmaya çalıştığını kaydetti.
ABD, İsrail'in çıkarlarını önceliyor
Avad, Tel Aviv'in çözüm karşısındaki inatçı tutumunu mevcut ABD yönetiminin İsrail yanlısı konumuna bağlayarak, "Bu, ABD tarihinde İsrail'in çıkarlarını şahsi çıkarları önünde tutan ilk yönetim. Bu durum, İsrail'i her şeyi reddetme, savaşı sürdürme ve güç seçeneğini kullanma konusunda cesaretlendiriyor." dedi.
Bu şartlar altında yarının ne olacağı sorusunu yönelten Avad, ABD yönetiminin Gazze Şeridi'nde ateşkes ilan etmemesi durumunda kendisi için intihar bile olsa İsrail'in saldırılara devam edeceğini söyledi.
İsrail, doğal gaz ve petrol kaynağı Gazze'yi sömürge ve yatırım için istiyor
İsrail'in Gazze'deki hedeflerine işaret eden Avad, şunları kaydetti:
"İsrail, insandan soyutlanmış şekilde Gazze'yi sömürge ve yatırım için istiyor ve bunun ABD görüşünün tercümesi olduğunu söylüyor. Sömürge ve yatırım için halkı tehcir etme ve Gazze Şeridi'ne yeniden dönme fikri, İsrail'deki iktidarın yürüttüğü savaşın gerçek hedeflerinden biri.
Bugün İsrail'i tahakkümü altına almış bu zihniyet devam edecek, İsrail, saldırgan ve acımasız olmayı sürdürecek. İsrail herhangi bir çözüm istemiyor, Gazze Şeridi'ni güvenlik açısından etkisiz hale getirmeyi, Filistinlileri buradan tehcir etmeyi, yerleşim ve yatırım için yaşanmaz bir yere dönüştürmeyi istiyor.
İsrail'in gözünün Gazze'de olduğu net. Çünkü Gazze'de çok sayıda kaynak var özellikle de doğal gaz ve petrol bulunuyor."
Avad, ABD yönetiminin ya da başka bir tarafın müdahalesi olmadığı sürece Gazze'nin geleceğinin maalesef İsrail katliamlarıyla dolu olacağı yorumunda bulundu.
ABD'nin bölgedeki dostları aciz ve etkisiz
ABD'nin bölgedeki dostlarının, Gazze'deki saldırıların durdurulmasını ABD'den isteyecek kadar aciz olduğunu söyleyen Avad, "ABD müttefiklerine saygı duymuyor. İsrail'in bölgedeki en güçlü müttefiki olduğunu ve eğer onu desteklemeyi bırakırsa Tanrı'nın da onu desteklemeyi bırakacağını söylüyor. Aralarında manevi bir bağ." ifadesini kullandı.
Avad, Filistin meselesinin "gerçek anlamda destekçi ve yardımcıdan yoksun" olduğunu vurguladı.
"İsrail çıldırdı; vicdanı, ahlakı, müttefikleri ve dostları hiçe sayıyor"
Bu durumda Filistinlilerden beklenenin, direniş, hayatta kalma ve tevekkül etme olduğunu dile getiren Avad, İsrail'in Filistin konusunda hiçbir şeyi nazarı itibara almayacağını; Arapların önerilerini dayatamadığını, Filistinlilerin iyi bir yönetim modeli sunamadığını ve İsrail'le teamülde de başarı elde edilemediğini söyledi.
Avad, "İsrail çıldırdı; vicdanı, ahlakı, müttefikleri ve dostları hiçe sayıyor. Öyle ki İsrailli bakanlar Ürdün dahil olmak üzere Büyük İsrail'den bahsediyor ve Arap ülkeleriyle yapılan hiçbir anlaşmayı umursamıyor." dedi.
Batı Şeria'nın ilhakı
İsrail'in Batı Şeria'nın tamamında ya da bazı bölgelerinde tam egemenlik ilanı için ortamı ve bölgeyi hazırlamak istediğini söyleyen Avad, Cenin, Tulkerim ve Nur Şems mülteci kamplarında yaşananları Batı Şeria'nın diğer bölgelerine de taşımaya çalıştığını aktardı.
Avad, İsrail'in Batı Şeria'da kurduğu yasa dışı yerleşim birimlerini güçlendirerek bölgeyi değiştirdiğini, bunun zirvesinin de Batı Şeria'yı parçalayıp üçe bölecek ve kontrolü kolaylaştırmak için ulaşım hatlarını tamamen değiştirecek "E1" planı olduğunu kaydetti.
Filistinli uzman, yasa dışı yerleşim alanlarının genişletilmesinin, coğrafi ve demografik değişimin ve Filistin yönetiminin temsil ettiği siyasi temsilin çökmesinin Batı Şeria'da gerçek bir değişim anlamına geldiğini sözlerine ekledi.